Press enter to see results or esc to cancel.

Sakın Pes Etme…

 ‘Kötü bir döneme girdiğinde ve herşey sana karşı gibi göründüğünde, bir dakika bile dayanamayacakmışsın gibi geldiğinde, sakın pes etme!

Çünkü işte orası gidişatın değişeceği yer ve zamandır.’
Ne güzel demiş Hz. Mevlana sabretmeyi, beklemeyi, tefekkür etmeyi…
Bazen hayat üstüne öyle gelir ki omuzlarından tüm vücudun dökülecekmiş gibi  hissedersin.Herşeyden vazgeçmek, kaçmak, herkesten saklanmak ister insan.Acılarla başbaşa kalıp kendini dinlemek ister…

19 yaşında annemi kaybettiğimden beri, Eylül başında babamı kaybettiğimde ve ne zaman içim acısa, yüreğim yansa ve yeter dediğim anda ilkokul öğretmenimin anlattığı iki kurbağa yı hatırlar yeniden toparlanır, kaldığım yerden devam ederim.

Bir gün iki arkadaş kurbağa kocaman bir süt kazanına düşmüşler.Kurbağalardan biri ‘Eyvah, düştük kurtulamayız!’ diye panik yapmış, kendini bırakmış ve boğulmuş.Diğer kurbağa ayaklarıyla tepinmeye başlamış.’Hayatta kalmam gerekli!’ diyerek ayaklarını çırpmış,en sonunda süt kaymak tutmuş ve bizim kurbağa kazandan dışarıya çıkıp yeniden doğmuş gibi olmuş. Sevinçten zıplayarak ailesinin, sevdiklerinin yanına gitmiş. Kendisine öyle bir söz vermiş ki… Bundan sonra beni kimse yıkamaz, zarar veremez, sevdiklerimden başkası üzemez.Buna asla izin vermeyeceğim.

‘ ‘’Hayata Dair’’ üzerime gelen her darbeye karşı inadına güçlü olacağım.’ demiş.
Sevgili Dostlar, hepimizin bu küçük kurbağayı  örnek alarak yaşam felsefesi oluşturmamız gerekiyor.

Sevinç kapısının anahtarı sabırdır!

Hastalık olmasaydı sıhatin, ölüm olmasaydı hayatın, yaşlılık olmasaydı gençliğin, yokluk olmasaydı varlığın, kötü olmasaydı iyinin, küfür olmasaydı imanın, cehennem olmasaydı cennetin, karanlık olmasaydı aydınlığın, çirkin olmasaydı güzelin kıymeti bilinir miydi?

‘’Hayata Dair’’  yaşadıklarımız, yürüdüğümüz yollarımız dümdüz ve pürüzsüz olsaydı, yürümek bu kadar cazip olur muydu?
Sabır, birçok kavram gibi kirlettiğimiz, kargaşaya kurban ettiğimiz, içeriğini darmadağın ettiğimiz, sonrada dönüp haksızlık ettiğimiz muhteşem bir kavram…

Yakıcı yaz güneşinin altında sabırla zamanını beklemeseydi koruk üzüm, kelek kavun olur muydu?

İnsan hayal kırıklıklarıyla öğreniyor sabırlı olmayı, kaybettikçe, acı çektikçe öğreniyor…

Sabrettikçe olgunlaştığının, sabrın acılarının son sınavı olduğunu zamanı geldiğinde yine yaşayarak görür…

İşte sevgili dostlar; bütün bu yazdıklarımdan dolayı sakın pes etmeyin! Hep birlikte pes etmeyelim …

Sevgiyle kalın…

Comments

Comments are disabled for this post